Blog sayfasına dön

Kırım'da Son Beş Yılda İnsan Hakları İhlalleri: Unutulan Yarımadanın Acı Gerçeği

Nisan 2025Genç Tatar Yayın Ekibi

2014 yılında Rusya Federasyonu tarafından ilhak edilen Kırım Yarımadası, aradan geçen on yılı aşkın sürede sadece jeopolitik krizlerin değil, aynı zamanda sistematik insan hakları ihlallerinin merkezine dönüştü. Özellikle 2019-2024 yılları arasında, başta Kırım Tatarları olmak üzere birçok sivil, temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakıldı. Bu yazı, son beş yıl içinde belgelenmiş ihlalleri güncel verilere dayanarak özetlemeyi amaçlamaktadır.

Uluslararası Raporlar Ne Diyor?

Uluslararası kurumlar, Kırım'da yaşanan insan hakları ihlallerine dair art arda çarpıcı raporlar yayımladı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 2024 yılında aldığı kararda Rusya'nın Kırım'da "sistematik ve çok boyutlu hak ihlallerini" gerçekleştirdiğine hükmetti. AİHM'ye göre bu ihlaller, din özgürlüğünden ifade özgürlüğüne, adil yargılanma hakkından kötü muameleye kadar geniş bir yelpazeye yayılıyor.

Sayılarla İnsan Hakları İhlalleri (2017-2024)

Ukrayna merkezli insan hakları örgütlerinin belgelerine göre, 2017'den bu yana Kırım'da toplam 10.018 insan hakları ihlali raporlandı. Bunların:

• 6.730'u Kırım Tatarlarını hedef aldı.

• 519 arama, 1.599 gözaltı, 1.579 tutuklama gerçekleşti.

• 3.418 adil yargılanma hakkı ihlali tespit edildi.

• 2023 yılı itibarıyla, en az 150 siyasi tutuklu, işgal altındaki Kırım'da haksız yere özgürlüğünden yoksun bırakıldı.

Eğitimde Zorla Ruslaştırma Politikaları

Kırım'daki okullarda Ukrayna dili ve kültürüne dair her türlü içerik kaldırıldı. Ukrayna müfredatı tamamen yasaklanırken, Rus eğitim programı ve propagandası zorunlu hale getirildi. Okullarda Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısı "kurtuluş operasyonu" olarak öğretiliyor.

Kırım Tatarlarına Yönelik Baskı: Modern Bir Sürgün?

Kırım Tatar halkı, geçmişte Sovyetler döneminde yaşadığı sürgün travmasını bugün farklı bir biçimde tekrar yaşıyor. Ev baskınları, dini ibadetlere yönelik engeller, kültürel etkinliklerin yasaklanması ve toplumsal itibarsızlaştırma, onların Kırım'daki varlığını her geçen gün daha da kırılgan hâle getiriyor.

Sonuç

Kırım'da yaşanan insan hakları ihlalleri yalnızca bölgesel bir mesele değil, küresel insan hakları ve uluslararası hukuk açısından da ciddi bir krizdir. Kırım Tatar halkı, tarih boyunca varoluş mücadelesi verdi ve bugün de bu mücadeleyi hem Kırım'da hem diasporada sürdürmektedir.